Türkiye’de iş dünyası, finansmana erişim konusundaki zorluklarla mücadele etmeye devam ediyor.

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) verilerine dayanan son istatistikler, bu durumun somut göstergelerini ortaya koyuyor.

Haziran ayında Türkiye'deki şirket kurulumları, geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre önemli bir düşüş gösterdi.

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), Haziran ayına ilişkin kurulan-kapanan şirket istatistiklerini açıkladı.

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği verilerine göre, Türkiye'de haziran ayında 2 bin 22 şirket kapandı. Haziranda kurulan şirket sayısı geçen yılın aynı ayına göre yüzde 29,9 azalırken, kapanan şirket sayısı yüzde 8,3 artış gösterdi.

ŞİRKET KAPATMALARI ARTIYOR

Haziran ayı itibarıyla Türkiye genelinde 2 bin 22 şirket kapandı. Bu kapanışlar, 2022 yılının aynı ayına kıyasla yüzde 8,3'lük bir artışla dikkat çekiyor.

Özellikle finansmana erişim konusunda yaşanan zorluklar, pek çok girişimcinin işlerini sürdürmekte zorlanmasına neden oluyor ve birçok şirketin kepenk kapatmasıyla sonuçlanıyor.

KURULAN ŞİRKET SAYISINDA DÜŞÜŞ

Haziran ayında kurulan şirket sayısı, geçen yılın aynı ayına oranla yüzde 29,9 azalarak kaydedildi.

2023 yılı Haziran ayında kurulan yeni şirket sayısı, bir önceki aya göre de oldukça düşük bir seviyeye inerek 6 bin 606 oldu.

Mayıs ayında kurulan toplam şirket sayısı ise 10 bin 72 olarak kaydedilmişti. Bu durum, girişimcilerin yeni iş kurma konusundaki kararlılıklarını olumsuz etkileyen ekonomik koşullara işaret ediyor.

FİNANSMAN SORUNU İŞ DÜNYASINI ETKİLİYOR

Finansmana erişimin zorlaşması, halihazırda iş yapan firmalar üzerinde de baskı yaratıyor.

Kapanan şirket sayısının artışı ve yeni kurulan şirketlerin sayısındaki belirgin sert düşüş, girişimcilerin iş dünyasındaki zorlu rekabet koşulları ve finansman bulma konusundaki sıkıntılar nedeniyle yaşadığı hayal kırıklığını yansıtıyor.

Türkiye'nin iş dünyası, bu zorlu dönemi aşabilmek için daha güçlü destek mekanizmalarına ve finansman kaynaklarına ihtiyaç duyuyor.

Girişimcilerin cesaretle yol almasını sağlayacak stratejilerin geliştirilmesi, ekonomik sürdürülebilirlik açısından hayati bir önem taşıyor.

Bu noktada, iş ortamının canlanması ve yeni girişimlerin önü açılabilmesi için atılacak adımlar, ülke ekonomisinin geleceği açısından kritik bir öneme sahip.

Türkiye’de finansmana erişim sorunları, hem yeni kurulan şirketlerin sayısını hem de mevcut şirketlerin devamlılığını olumsuz etkilerken; girişimcilerin desteklenmesi ve iş ortamının iyileştirilmesi, ülke ekonomisinin gelişmesi açısından kaçınılmaz bir gereklilik haline geldiği kaydedildi.