Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, "Evlatlarını bu savaşta kaybeden anneler, kadınlar onun iktidarına hakkını helal etmedi, etmeyecek. Çünkü hakkını helal etmeyen kadınlar bir yıl boyunca başlatılan savaşta savaşın en derin acılarını en keskin acılarını yaşadılar" dedi.
HDP Eş Genel Başkanı Yüksekdağ, HDP Grup Toplantısında konuştu. Yüksekdağ, 6 Mayıs’ta Denizleri ve Parlamento’da idamlar için el kaldıranları unutmadıklarını belirterek, "Dün Deniz’lerin idamına el kaldıran siyasetçiler, bugün yine karşımıza çıkıyor. Bugünde bu topraklarda baskıyı, savaşı kutsamak için, savaşa ve yeni ölümlere davetiye çıkarmak için el kaldırmaya hazırlanıyor. O Deniz’lerin idamına el kaldıran siyasetçilerin, parlamenterlerin ruhu bugün Meclis çatısı altında devam ediyor. Ama Deniz’lerin ruhu da bizde yaşıyor" diye konuştu.
Pazar gününün anneler günü olduğunu hatırlatan Yüksekdağ, şunları söyledi: "Anneler gününde siyasetçiler göz yaşı döktü. Annelerin kıymetini bilmenin, annelerin kadrinin ne kadar önemli olduğundan söz etti, göz yaşı döktüler. Ama bu görüntülerin yaşandığı, bu şovların yapıldığı saatlerde anneler göz yaşı dökmeye devam ediyordu. Kadınların annelik fonksiyonunu dilinden düşürmeyen ve kadına hiç bir rol vermeyen siyasi iktidar, bütün iktidarı boyunca anneliği, kadınlara zehir etti. Anaların göz yaşı duracak hamasetiyle siyaset yaptılar. 13-14 yıl boyunca özellikle son dönemde en fazla onların zulmü altında kadınlar göz yaşı döktü."
Yüksekdağ, Davutoğlu’nun helallik istediğini hatırlatarak şunları söyledi:
"Davutoğlu bu salondaki kadınlardan, annelerden helallik istemedi. Gezi anneleri, Roboski annelerinden, Kobani’deki evladını yitiren annelerden, Barış annelerinden, Cizre’de, Sur’da Silopi’de, Lice’de yaşamını yitiren onlarca çocuğun, kadının, erkeğin annelerinden helallik istemeye yüzü yoktu. Çünkü evlatlarını kaybeden anneler, kadınlar onun iktidarına hakkını helal etmedi, etmeyecek. Çünkü hakkını helal etmeyen kadınlar bir yıl boyunca başlatılan savaşta savaşın en derin acılarını en keskin acılarını yaşadılar."