Başbakan Binali Yıldırım, Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AKP) haftalık grup toplantısında yaptığı konuşmada ekonomi merkezli konulara ağırlık verdi.
“Biz ekonomik durumlarda işimizi kış tutuyoruz, yaz çıkarsa bahtımıza” diyen Yıldırım, küresel piyasalardaki dalgalanmaların Türkiye'yi de olumsuz etkilediğini söyledi.
“Bugün olan bitenler büyük ölçüde dünyada olan küresel bir olaydır. Türkiye'deki de bunun bir yansımasıdır.”
Yıldırım'ın konuşmasında öne çıkan ifadeleri şöyle...
“Türkiye’ye yansıyor”
“Küresel piyasalardaki hareketler ve kurlardaki oynaklık konusunda tedbirliyiz, dikkatliyiz. Unutmayalım ki bugünlerde piyasada yaşanan olaylar sadece Türkiye'ye has bir durum değildir.
“Geçen hafta Ekonomi Koordinasyon Kurulu'nda (EKK) dünyada ve Türkiye'deki piyasalardaki bu durumun değerlendirmesini enine boyuna müzakere ettik. Küresel piyasalardaki dalgalanmalar şüphesiz diğer ülkelere olduğu gibi Türkiye'yi de olumsuz etkiledi. Özellikle ABD başkanlık seçimi sonrası ortaya çıkan durum, izlenecek politikalar piyasalar için bir gösterge oldu. Bir tedirginlik nedeni oldu.
“Hatırlatmak isterim ki 2008 yılı ekonomik krizi, arkasından Gezi olayları, 15 Temmuz'da FETÖ çetesinin ihanet girişimini yaşayan ülke Türkiye'dir. Döviz o dönemlerde de yükseldi. Mali disiplini koruyarak o sıkıntılı günleri atlattık ve bu krizlerin içerisinden çıktık. Yine bugün de vatandaşlarımızın desteği ile bu durumun üstesinden geleceğiz.
Merkez Bankası rezervleri
“Ekonomik kriz var, dalgalanma var diyoruz değil mi; Merkez Bankası'nın bu söylentilere rağmen net döviz değerlerinde herhangi bir azalma söz konusu değil. Rezervlerimizi en kötü senaryoya göre yaptık. Biz ekonomik durumlarda işimizi kış tutuyoruz, yaz çıkarsa bahtımıza.
“Merkez Bankası bazı tedbirler aldı, bir tanesi şu; ihracatçılarımız bildiğiniz gibi bir mal satmak için Merkez Bankası'ndan döviz alıyorlar, borçlanıyorlar satışlarını yaptıktan sonra da borçlarını ödüyorlar.
"Merkez Bankası diyor ki, 'Döviz olarak aldığınız borcu bana TL olarak ödeyebilirsiniz'. Çünkü Merkez Bankası'nın amacı piyasanın ihtiyacı olan her türlü yerli/yabancı parayı vermektir. Bu büyük bir kolaylık.
“Bununla da kalmadık, hükümet olarak da biz önemli bir karar aldık. Devletin alacaklı olduğu kurumlar, kişiler var. Bunlarla yapılan sözleşmeler döviz üzerinde, bunun da miktarı kısa vadede 5 milyar dolar.
"Biz de dedik ki vatandaş bize niye döviz olarak ödesin? Onlara da 'Buyurun siz de TL olarak ödeyin' dedik. Mecbur kalmadıkça yabancı para ile sözleşme yapmayacağız, Türk Lirası ile sözleşme yapacağız.
"Devletin yapacağı döviz ödemelerinde değişiklik söz konusu olmayacak. Devlet yine ödemelerini aslanlar gibi yapacak, gücü de var imkanı da var.
Projelere özel destek
“Bugün olan bitenler büyük ölçüde dünyada olan küresel bir olaydır. Türkiye'deki de bunun bir yansımasıdır. Türkiye maliyesi sağlam temellere dayanıyor, bankacılık sektörümüz Avrupa'dakinin daha üzerinde.
"Yatırımcıların Türkiye'den ayrılmasını gerektirecek hiçbir gösterge yok. Biz yatırım ortamını iyileştirmeye gayret ediyoruz. Yepyeni bir anlayışla hazırlanan ısmarlama, proje bazlı teşvik sistemi geçtiğimiz günlerde devreye girdi.
"Böylece stratejik önem arz eden projeler, yatırımlar özel teşvik ile desteklenecek. Yani ben bunu ısmarlama elbiseye benzetiyorum. Herkese yapılan destek bir de özellik arz eden Türkiye'ye farklılık sağlayacak destekler.
TIKLAYIN - EKONOMİDEKİ GİDİŞATIN NEDENİ İÇERİSİ Mİ DIŞARISI MI?
Bütçe
“Bütçede bu sene de en büyük payı eğitime, ikinci olarak sağlığa ayırdık, yatırımları da 2017 için yüzde 30 artırdık. Kamu yatırımlarını yüzde 30, yani 70 milyarın üzerinde kamu yatırımı yapacağız.
Yabancı yatırımcıya vatandaşlık
“Yabancı yatırımcılarımızın ülkemizden oturum alması, Türk vatandaşı olması için Meclis bir düzenleme yaptı. Uluslararası iş gücü kanununda değişiklik yaptık.
"Bu şartları taşıyan yatırımcılar ülkemizde vatandaşlık alabilecekler. Belirli sayıda insan çalıştırmak, gayrimenkul almak veya belirli miktarda bir parayı Türkiye'ye getirmek. Yatırım yapanın her zaman yanındayız.
Turizm
“Belirli merkezlerimize, havalimanlarına tarifeli ya da tarifesiz seferlerle 2017 yılı boyunca misafir getiren, dışarıdan turist getiren A grubu seyahat acentalarına her uçak başına 6 bin dolar destek vereceğiz.
"Eğer uçak 200 yolcu üzerinde bir kapasiteye sahipse bu 200 yolcu kapasiteli uçak da en az 150 yolcuyla geliyorsa bu destek yüzde 30 daha da artırılacak, 7 bin 800 dolara çıkacak.
AB
"Türkiye-AB gerginliğinden her iki taraf da kaybeder ama kim daha çok kaybeder derseniz; şüphesiz AB daha çok kaybeder.
"AB şunu bilsin, Türkiye ile iyi ilişkiler sürdürmek Avrupa'nın gelecekteki güvenliği açısından bir mecburiyettir.
Anayasa
"Sayın Bahçeli'ye, ülkenin geleceği, menfaati için olumlu, yapıcı tutumundan dolayı teşekkür ediyorum.
"Son görüşmemizi yapıktan sonra inşallah bu (anayasa) değişikliği Meclis Başkanlığımıza, AK Parti Grubu'nun teklifi olarak sunacağız.
"Tabii MHP de bu teklifi götürme esnasında arzu ederse, beraber sunarız."