Sağlık Bakanlığının verilerine göre, Türkiye’de sezaryen doğum oranı 2015’te, 2002 yılına göre yaklaşık iki kat arttı. Kadın Hastalıkları ve Tüp Bebek Uzmanı Doç. Dr. Hakan Çoksüer, sezaryenin komplikasyonları fazla olan ciddi bir ameliyat olduğunu belirterek, hekimlerin bunun yerine normal vajinal doğumu önermesi gerektiğine dikkat çekti.
Kadın Hastalıkları ve Tüp Bebek Uzmanı Doç. Dr. Hakan Çoksüer, Sağlık Bakanlığının verilerine göre 2002 yılında yüzde 21 olan sezaryen doğum oranının 2015’te iki kattan fazla artarak yüzde 53’lere ulaşmasına ilişkin açıklamalarda bulundu. Sağlık Bakanlığının sezaryen doğum oranının düşürülmesi yönünde çok ciddi çalışmaları olduğunu belirten Çoksüer, kadın doğum uzmanlarının da bu çalışmalara destek olması gerektiğini kaydetti. Sezaryenin ciddi bir ameliyat olduğunu ve komplikasyon oranlarının yüksek olduğunu vurgulayan Çoksüer, bu nedenle hekimlerin ameliyat yerine normal vajinal doğumu önermesi ve teşvik etmesi gerektiğini anlattı.
“Hekimler doğum hastalarına ürkek yaklaşır hale geldi”
Sezaryen doğum oranlarında artışın nedenlerini sıralayan Çoksüer, yanlış veya hatalı bir uygulamaya bağlı olarak hekimlerin sorumlu tutulma durumunun hekimlerin doğum hastalarına ürkek yaklaşır duruma getirdiğini dile getirerek, şunları kaydetti:
“Hekimler yasal olarak artık bu konuda daha çok sorumluluk sahibi ve daha fazla sorumlu tutuluyor. Cezai yaptırımları daha fazla olduğu için hekimler de bu riski göze almamak adına normal vajinal doğum yerine sezaryeni tercih edebilmekte. Son yıllarda hekimlere açılan ciddi tazminat davalarının, çok ciddi sorumluluk davalarının üst seviyeye çıktığını görüyoruz. Bu da hekimleri, doğum hastalarına çok ürkek yaklaşır hale getiriyor. Zaten hastalarda da sezaryeni tercih etme gibi bir düşünce hakim. İkisi de bir araya gelince sezaryen oranlarında patlama olduğunu görüyoruz. Burada asıl vurgulamamız gereken mümkün olduğu kadar hekimlere yasal konularda destek olunması ve hekimlere yardımcı olacak eleman yetiştirilmesi konusundan bazı çalışmalar yapılabilir. Ebelerin daha iyi yetiştirilmesi, ebe sayısının arttırılması ve doğum esnasında nitelikli eleman yetiştirilmesi konusunda Sağlık Bakanlığının bazı çalışmaları var. Bunlar da bir artış olursa sezaryen doğum oranının ciddi anlamda aşağı çekileceğine inanıyorum.”
“Bir kere sezaryen olduktan sonra belli başlı riskler var”
Sezaryen oranı arttıkça hastalarda sonraki doğumlarda da sezaryenin tercih edilme nedeni olduğunu ifade eden Çoksüer, bunun da belli başlı riskleri olduğunu kaydetti. Bir kere sezaryen olduktan sonra normal vajinal doğumda rahim yırtılması gibi risklerin oluştuğuna vurgu yapan Doç. Dr. Çoksüer, “Halk arasında artık sezaryen popüler hale gelmiş. Normal vajinal doğumun avantajları halka detaylı olarak anlatılamamasından dolayı sezaryen oranlarının arttığını görüyoruz. Burada iş doktorlara düşüyor. Biz de Sağlık Bakanlığının kampanyalarını destekleyerek halka normal vajinal doğumun faydalarını anlatırsak o zaman normal vajinal doğumu tercih etme nedenleri olabilir. Çünkü halk arasında yanlış bir inanışa bağlı olarak normal doğum yapanlarda hem genital hem cinsel hem de diğer problemlerin sık olduğu yönünde yanlış bir inanış var ama normal vajinal doğum yapanlarda cinsel hayat, idrar kaçağı ya da büyük abdest kaçağının artmadığı yönünde çok ciddi çalışmalar var” dedi.
“İleri yaşlarda gebelik riski artıyor”
Türkiye’de çocuk sahibi olma yaşının arttığına dikkat çeken Çoksüer, sözlerini şöyle sürdürdü:
“İleri yaşta, tansiyon, şeker, hipertansiyon, kalp hastalığı gibi problemler arttığı için bu tür problemlere bağlı olarak da normal doğum bazen daha riskli hale gelebiliyor. O zaman da sezaryen tercih edilebilmekte. Onun için ülkemizde anne adaylarına diğer bir tavsiyemizde mümkün olduğu kadar genç yaşta anne olmaların tavsiye etmemiz gerekiyor. Ne kadar genç olursa normal doğum oranları da o kadar fazla olabilmektedir. Obezitenin de oranlarını düşürerek, normal vajinal doğum oranlarını arttırabiliriz. En önemli nokta, halk arasında modern insanların sezaryeni tercih ettiği gibi yanlış bir inanış var. Bu kesinlikle yanlış bir inanış. Sezaryen bir ameliyattır. Büyük bir ameliyattır. Komplikasyonları olan bir ameliyattır. Onun için halka bunun modernizmle ya da herhangi bir genital organ problemleri oluşturmayacağını detaylı bir şekilde anlatmak lazım. Kadın doğum uzmanları bunları hastalarına detaylı anlatarak normal vajinal doğumu desteklemeli. Normal doğum yapanlar da hem anne ve bebek arasındaki bağın kurulması daha güçlü olabilmekte hem de bağışıklık sistemi daha güçlü olmakta. Bunun yanı sıra akciğerleri daha da geliştirmektedir. Tıbbi bir gerekçe olmadıkça anne adaylarının sezaryeni değil normal vajinal doğumu tercih etmeleri gerekiyor.”