16 Mart 1988 tarihi, modern dünya tarihinin en karanlık günlerinden biri olarak hafızalara kazındı.
Irak'ın Halepçe kasabasında yaşanan kimyasal saldırı, binlerce masum insanın hayatını kaybetmesine neden oldu.
16 Mart 1988... Bu tarih, dünya tarihine kara bir leke olarak kazındı. Irak'ın Halepçe kasabasında yaşanan kimyasal saldırı, binlerce masum insanın canına mal oldu. Saddam Hüseyin rejiminin emriyle gerçekleştirilen bu vahşet, üzerinden 37 yıl geçmesine rağmen hala yüreklerdeki acısını koruyor.
İşte Halepçe Katliamı'nın acı dolu hikayesi ve yankıları…
HALEPÇE'YE KİMYASAL BOMBALAR YAĞDI
16 Mart 1988'de, Irak'ın eski lideri Saddam Hüseyin'in emriyle Halepçe'ye ölümcül kimyasal bombalar atıldı. İran-Irak Savaşı'nın son demlerinde yaşanan bu saldırıda, çoğu kadın, çocuk ve yaşlı olmak üzere en az 5 bin kişi hayatını kaybetti, 10 binden fazlası ise yaralandı. Bu olay, Hiroşima ve Nagazaki'den sonraki en büyük kimyasal saldırı olarak tarihe geçti.
SADDAM HÜSEYİN'İN KATLİAM EMRİ VE SONRASI
Halepçe, İran sınırına yakınlığı nedeniyle stratejik bir öneme sahipti. 15 Mart 1988'de İran yanlısı Kürt savaşçılar kasabayı ele geçirdi. Buna karşılık Saddam Hüseyin'in ordusu, Halepçe'yi hem savaş uçaklarıyla hem de topçu ateşine tuttu. Kürt savaşçılar ve erkeklerin çoğu dağlara çekilirken, kasabada savunmasız kadınlar, çocuklar ve yaşlılar kaldı.
ZEHİRLİ GAZLARIN YARATTIĞI YIKIM
16 Mart'ta Irak savaş uçakları, Halepçe'ye tam beş saat boyunca zehirli gaz bombaları yağdırdı. Olay yerine ilk ulaşan ekiplerden Sınır Tanımayan Doktorlar, hardal gazı kullanıldığını doğruladı. Ayrıca siyanür gibi diğer zehirli maddelerin de kullanıldığı belirlendi. Saldırıdan kaçan yaklaşık 500 bin kişi Türkiye'ye sığındı. Diyarbakır, Muş ve Mardin'de kurulan kamplara yerleştirilen bu sığınmacıların büyük bir kısmı, 1992'de Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi'nin kurulmasının ardından Kuzey Irak'a geri döndü.
"KİMYASAL ALİ" VE SADDAM HÜSEYİN'İN YARGILANMASI
Saddam Hüseyin, 2003'te devrildikten sonra Kürtlere karşı uyguladığı Enfal Hareketi kapsamında 180 bin insanın ölümünden sorumlu tutularak yargılandı. Başka bir davadan aldığı idam cezasıyla 2006'da asıldı, fakat ölümünden sonra Kürtlere karşı "soykırım" uygulamaktan suçlu bulundu. Saddam'ın kuzeni Ali Hasan el Mecid, "Kimyasal Ali" lakabıyla tanınıyordu. O da 2010'da Halepçe katliamı da dahil olmak üzere zehirli gaz saldırılarının emrini vermekten idam cezasına çarptırıldı.
HALEPÇE KATLİAMI'NIN ACISI HALA DİRİ
Halepçe Katliamı, bir insanlık trajedisinin ötesinde, uluslararası toplumun sessiz kaldığı bir vahşetin sembolüdür. Aradan geçen 37 yıla rağmen katliamın izleri hala silinmiş değil. Halepçe, kimyasal silahların insanlık üzerindeki yıkıcı etkisini hatırlatan bir sembol olarak tarihteki yerini koruyor. Yaşananlar sadece bir bölgenin değil, tüm insanlığın ortak acısıdır. Bu acıyı unutmamak ve benzer trajedilerin tekrar yaşanmaması için dünya üzerinde barış ve adaletin sağlanması büyük önem taşıyor.
HALEPÇE'DE 37'nci YIL ANMA TÖRENLERİ DÜZENLENİYOR
Halepçe Katliamı'nın 37'nci yıl dönümü dolayısıyla, Irak'ın Halepçe kentinde anma etkinlikleri başladı. Federe Kürdistan Bölgesi'nin Süleymaniye kentine yakın bir konumda bulunan Halepçe'deki etkinlikler, bu yıl üç gün sürecek. Etkinliklerde, katliamın acılarını ve sonuçlarını anlatan çeşitli mesajlar paylaşılacak, sanatsal etkinlikler, paneller ve seminerler düzenlenecek.
TÜRKİYE'DE VE DÜNYADA HALEPÇE UNUTULMADI
Halepçe Katliamı'nın yıl dönümü dolayısıyla sadece Halepçe'de değil, Kürdistan'ın diğer bölgelerinde ve dünyanın çeşitli yerlerinde de anma törenleri düzenleniyor. Bu törenlerde, katliamda hayatını kaybedenler anılıyor, katliamın sorumlularının adalet önüne çıkarılması ve benzer olayların bir daha yaşanmaması için çağrılar yapılıyor.
Türkiye'nin birçok kentinde de anma etkinlikleri düzenlendi. Katliamda hayatını kaybedenler dualarla anılırken, insanlığa karşı işlenen bu suçun asla unutulmayacağı vurgulandı. Sivil toplum kuruluşları, "Halepçe Katliamı'nın insanlık suçu olarak kabul edilene kadar mücadelemiz devam edecek" mesajını verdi. Gösterilerde "Halepçe'yi Unutma, Unutturma" sloganları atıldı.