Gümüşhane’de eski zamanlarda fırın taşı olarak kullanılan fakat teknolojiye yenilen taş, genç girişimci Serdar Demirağ tarafından mangal taşına dönüştürülünce yurt dışına bile satılmaya başlandı.
Gümüşhane’nin merkeze bağlı İkisu köyünde yaşayan ve kent merkezinde ticaretle uğraşan 38 yaşındaki Serdar Demirağ, Gümüşhane’de eski yıllarda köylerdeki fırınlarda kullanılan ve “bileği” taşı olarak adlandırılan taşı sektöre nasıl kazandırılabileceğine dair çalışmalar yapmaya başladı.
Gümüşhane’nin 4 bölgesinden çıkan taşı biçtirip plaka haline getirdikten sonra köyündeki evinin bahçesinde bulunan makineyle taşa şekil verip yağ kanalları oluşturan ve “Gümüşhane ızgara taşı” adını verdiği ürüne dönüştüren Demirağ, şimdi yurt dışına bile bu taşlardan satıyor.
Piyasada da karşılık bularak rağbet gören ürünün adını şehrin tanıtımına katkı sağlaması için “Gümüşhane ızgara taşı” koyarak hem kendi dükkanından hem de internetten satışa sunan Demirağ, Gümüşhane ızgara taşında pişen etin alev, is ve dumandan etkilenmediğini dolayısıyla kanserojen yapısı olmaması nedeniyle sağlık yönünden de çok iyi olduğunu söyledi.
“Bunu denemeyen bir denesin, bir daha etleri tel ızgarada yemek istemeyecek” diyerek ürününün iddiasını ortaya koyan Demirağ, yaz aylarında Karadeniz bölgesine, kış aylarında da Akdeniz, Ege ve Marmara bölgesine daha çok satış yaptıklarını ifade etti.
Granit ve mermeri bu sektörde kullanmanın tehlikeli olduğunu dile getiren Demirağ, “Bizim taşımız Bazalt 40 türü bir taştır. Çok eskiden kara fırınlarda kullanılan taştır. Senelerce ekmeğini yediğimiz taşın inceltilmiş halidir bu taş” dedi.
Yeni bir sektör olmasına rağmen ürünün kaliteli olması nedeniyle satışların da iyi gittiğini kaydeden Demirağ, “İlimizin tanıtımında etkili oluyor. İnternetten de satış yapıyoruz. Hollanda, Fransa’ya gönderiyoruz” ifadelerini kullandı.