HDP önceki Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve HDP Milletvekili Sırrı Süreyya Önder hakkında esas hakkında mütalaasını açıklayan savcı, "örgüt propagandası yapmak"tan 7,5 yıla kadar hapis cezası istedi. Duruşma 8 Haziran'a ertelendi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) önceki dönem Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve HDP Ankara Milletvekili Sırrı Süreyya Önder’in yargılandığı davaya İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Silivri Cezaevi Kampüsü 2 No’lu duruşma salonunda devam edildi.
15 dakikalık aranın ardından avukatların salondan çıkarılmasıyla devam eden duruşmaya Demirtaş mazeret bildirerek katılmadı. Duruşma salonunda hazır bulunan Önder ise “Avukatlarımın çıkarılması adil yargılama açısından zaaftır” dedi.
Esas hakkında mütalaasını sunan savcı, Demirtaş ve Önder'in “örgüt propagandası yapmak” suçlamasıyla 7,5 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını talep etti.
Mahkeme ara kararında, Demirtaş ve Önder ile avukatlarına esas hakkındaki savunmalarını hazırlaması için süre vererek duruşmayı tutuklu dosyaların yoğunluğu ve duruşma salonlarının müsaitliği gibi gerekçelerle 8 Haziran'a erteledi.
Demirtaş gelecek duruşmaya SEGBİS'le katılacak
Duruşmanın Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi'nde görülmesini kararlaştıran heyet, Demirtaş'ın duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katılmasına hükmetti.
Demirtaş ile Önder hakkında İstanbul Zeytinburnu'nda 17 Mart 2013’te yapılan Newroz kutlamalarındaki konuşmalar nedeniyle yargılanıyor.
Demirtaş: Mahkemeniz savunma hakkıma saygı göstermiyor
Demirtaş mahkemeye gönderdiği dilekçesinde sağlık sorunları sebebiyle duruşmaya katılmasının mümkün olmadığını bildirdi ve yargılama sürecindeki ihlallere dikkat çekti.
16 Nisan 2018 tarihli duruşma tutanağının kendisine tebliğ edilmediğini ve 30 Nisan 2018’de duruşma yapılacağına dair herhangi bir tebligatta da bulunulmadığını belirtti:
“Hızlandırılmış yargılama adı altında mahkemeniz savunma hakkıma, adil yargılanma hakkıma saygı göstermeyerek açık yasa ihlalleri yapmaktadır. Aslında derhal beraat kararı verilmesi gereken bu dosyada gerçeklerin ortaya çıkmasına yönelik taleplerimiz de reddedilmektedir.
“Hiçbir şekilde adil yargılama yapmayacağı net olarak anlaşılan heyetinizin yapacağı en doğru şey davadan çekilmek olmalıdır.”
"Savunma için makul ve yeterli süre verilmiyor"
İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi’nin benzer dosyalarda iki, üç aylık periyotlarla duruşma yaptığına değinen Demirtaş, “Mahkemeniz ne hikmetse bu dosyada 15 günde bir duruşma yapmaktadır. Savunma hazırlığı için talep ettiğimiz makul ve yeterli süre dahi verilmemektedir” ifadeleriyle dilekçesine devam etti.
Demirtaş, savunma hazırlığı yaptığı çok sayıda davanın varlığı, seçim sürecine girilmiş olması, siyasi görevlerinin halen devam ediyor olması gibi hususların gözetilmesini, sağlık sorunlarının dikkate alınmasını ve duruşmanın ileri bir tarihe bırakılmasını talep etti.
Önder: Bu bir siyasi müdahale davasıdır
Dava kapsamında Demirtaş ile birlikte yargılanan milletvekili Sırrı Süreyya Önder de söz alarak, öncelikle avukatların yerine jandarmanın oturtulmasına tepki gösterdi ve “Bizi burada kim yargılıyor. Kolluk, jandarma bu şekilde muhatap olabilir mi” diye sordu.
Yargılama ile ilgili “Bu kurt bu kuzuyu yiyecek” benzetmesini yapan Önder, “Bu bir siyasi müdahale davasıdır, diyoruz. Günde 5 vakit namaz, 5 vakit küfreden bir irade ile tasfiye edilmek isteniyoruz diyoruz. Biz konuştuğumuzda Cumhurbaşkanına hakaretten fezleke düzenleniyor hakkımızda” ifadelerini kullandı.
“Demirtaş'ın yargılamaya kurban edilmesine karşıyız"
“Sizin burada cezai anlamda kuracağınız hükmün bizim için hükmü yok. Siyasi temsiliyetler yürütüyoruz. Sözümüzün onuru vardır. Bu söze sahip çıkarız ancak bağlamından koparılması kabul edilemez. Adalet duygusu her hırpalandığında bağımsız yargıdan bahsetmek mümkün değil. Benim derdim adil yargılamanın yara almaması.”
“Demirtaş, Cumhurbaşkanı seçiminde yarışacak adaylardan biri ve bu ülkede nereye tekabül ettiği çok açık bir siyasetçidir. Demirtaş, milliyetçisinden ezidisine, ermenisinden lazına birçok kişinin kalbine dokundu. Bunun biricik temel söylemi barış. Bu söylemin kristalize olduğu tarih 2013 Newrozudur.
“Savaşmakla nasıl barış gelir. Demirtaş temsil ettiği değerlerle müesses nizamı sarsmıştır. Yargılamaya kurban edilmesine karşıyız.
“Yargılama seçim sürecinden sonraya ertelenmelidir”
“Biz de bu ülkenin geleceğine dair sözü olan, meclisin üçüncü büyük partisiyiz. Biz diyoruz ki bu ülke hem bölgesel hem kendi içindeki kamplaşmaya yönelik olarak bir tehlikenin eşiğindedir. Eşit şartlarda bir kampanya yapmak istiyoruz.
“Bu, demokrasinin girizgahıdır, olmazsa olmazıdır. Halka siyasi iradenin tezlerinin çürük olduğunu anlatacağız. Mahkemelerden fırsat bulup bırakın seçim çalışmasını evimize gidemiyoruz.”
“Yargılama seçim sürecinden sonraki bir tarihe ertelenmelidir. Öbür türlü siyaset kendi mücadelesine yargıyı alet etmiş olur. Bir hüküm tesis edilince halkın aklında şaibe oluşmasına neden olur. Yargı bu sürece müdahil olmazsa Demirtaş, ikinci tura kalan iki adaydan biri olacaktır. Yeter ki yargı kendisi siyasi bir enstrüman olarak kullandırtmasın.”
Mütalaa 15 dakikada hazırlandı
Mahkeme başkanı Önder'in konuşmasının ardından söz almak isteyen avukatların mikrofonunu kapattı ve duruşmaya 15 dakika ara verdi.
Aranın ardından mahkeme başkanı ara kararını okuyarak Demirtaş'ın 6 celsedir savunma yapmadığını, savunmasının Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde alındığını söyledi. Demirtaş'ın kötü niyetli olarak savunma yapmadığını savunan başkan, Önder'in önceki duruşmalarda savunmasının alındığını ifade etti. Savcı ise mütalaasını verilen arada açıkladığını bildirdi.
Avukat Fırat Epözdemir, mahkemeden usul hükümlerine uymasını beklediklerini söyleyerek, “Müvekkilimiz savunma yapabilecek durumdayken Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki savunmasıyla yetinemezsiniz. Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi bu dosyayı size görevsizlikle yolladı. Siz iddianamenin kabulü kararını bile okumadınız” dedi.
Avukatların söz almasını engelleyen mahkeme başkanı, avukatların duruşmanın yapılmasına engel oldukları gerekçesiyle dışarı çıkarılmasına ve salonda üç avukatın kalmasına karar verdi. savcı mütalaasını boş salona okudu.