Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin, “Dünyadaki dostlarımız 15 Temmuz’u başlangıçta anlayamadılar” ifadelerini kullandı.
TÜRKSAT ve İNMARSAT arasındaki işbirliğinin kapsam ve ürün tanıtım programı gerçekleştirildi. Programa Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, TÜRKSAT Genel Müdürü Cenk Şen ve çok sayıda davetli katıldı. Programda konuşan Bakan Arslan, “Stratejik hedeflerimiz doğrultusunda ülkemizi uydu ve uzay alanında da büyütmek yeni işbirlikleri ve stratejik ortaklıklarla kurumlara ve bireylere evrensel normlarda servis verebilmek için tüm gayretimizle çalışmaya devam ediyoruz. Uluslararası rekabetin yoğun olduğu uydu haberleşme sektöründe dünyadaki diğer uydu operatörleriyle rekabet edebilmek, hızlı karar alıp uygulayabilmek üzere 2004 yılında Türksat’ı bir anonim şirket olarak kurduk. Geçen zaman bu kararımızda isabetli olduğumuzu gösterdi” ifadelerini kullandı.
“Türksat 5A’yı 2018 yılının sonuna doğru, Türksat 5B’yi ise 2019 yılının ilk yarısında uzaya fırlatmayı hedefliyoruz”
Türkiye’nin uzayda 4 haberleşme uydusu bulunduğunu belirten Bakan Arslan, “Bunlardan en yaşlısı olan Türksat 2A uydusunun kullanım ömrü geçen yıl doldu. Ancak, bu uydu 2019’a kadar salınımlı yörüngede kullanılmaya devam edecek. Yeni uydulara yönelik çalışmalar da tüm hızıyla devam ediyor. 31 derece Doğu yörüngesinde işletilmek üzere Türksat 5A, 42 derece Doğu yörüngesinde uydu yedekliğini sağlamak ve mevcut kapasiteyi arttırmak üzere Türksat 5B uydu projeleri başlatıldı. Türksat 5A ve Türksat 5B haberleşme uydularının üretimine önümüzdeki yıl başlamayı planlıyoruz. Türksat 5A’yı 2018 yılının sonuna doğru, Türksat 5B’yi ise 2019 yılının ilk yarısında uzaya fırlatmayı hedefliyoruz” diye konuştu.
“Hükümetimizin stratejik alanlardaki ve katma değerli işlerdeki millileştirme projeleri bir bir hayata geçiyor” diyen Arslan, şunları kaydetti:
“Milli helikopter, uçak, gemi derken milli uydumuzun üretimi konusunda da adımlarımız devam ediyor. Bu kapsamda, milli haberleşme uydumuz Türksat 6A’nın sözleşmesi, 15 Aralık 2014’de Sayın Cumhurbaşkanımızın katılımıyla imzalandı. Yazılım ve tasarımı tamamen yerli olacak olan Türksat 6A uydusunun, 2020 yılında tamamlanmasını ve uzaya fırlatılmasını hedefliyoruz. Projenin toplam bütçesi 546 milyon TL’dır. Bu proje, bu alanda, bir AR-GE projesine aktarılan kaynak olarak ülkemiz için bir rekordur. Bu proje, aynı zamanda Türkiye’nin büyüklüğünü anlamakta da bir ölçüttür. Türksat 6A’nın proje bütçesi, UDHB 369 milyon TL, TÜBİTAK 147 milyon TL ve Türksat 30 milyon TL olarak paylaşıldı. Türksat 6A uydusu üzerinde televizyon yayıncılığı gibi ticari faaliyetlerin yanında askeri haberleşme ekipmanı da yer alıyor.”
“Türkiye’de bu büyüklükteki uyduların üretilebileceği bir merkez yoktu”
Bakan Arslan, Türksat 6A ile Türkiye’nin kendi haberleşme uydusunu üreten 10 ülke arasına gireceğine dikkat çekerek, “Türksat 6A uydusunun üretildiği Uzay Sistemleri Entegrasyon ve Test Merkezi (USET), 21 Mayıs 2015’de açılarak hizmet vermeye başladı. Ülkemizde 5 tona kadar büyüklükteki uyduların üretilip test edilebileceği tek merkez burasıdır. Daha önce Türkiye’de bu büyüklükteki uyduların üretilebileceği bir merkez yoktu. Bu tesis, Türksat ve Savunma Sanayii Müsteşarlığı’nın ülkemize kazandırdığı uzay alanında stratejik öneme sahip bir altyapıdır” açıklamasında bulundu.
“Uzay konusunda uluslararası iş birliklerine de büyük önem veriyoruz”
Bakanlık olarak, uydu çalışmalarının yanı sıra Türkiye Uzay Ajansı’nın kurulması görevini devraldıklarını ve buna yönelik her türlü hazırlığı yaptıklarını kaydeden Bakan Arslan, “Havacılık ve Uzay Teknolojileri Genel Müdürlüğü tarafından çalışmalar tamamlandı. Türkiye Uzay Ajansı’nın kurulması ve uzaya yönelik faaliyetlerin düzenlenmesi hakkında Kanun Tasarısı Taslağı tamamlanarak, bakanlıkların ve çeşitli kurum ve kuruluşların görüşleri alındı. Meclise sevk edilecek aşamaya getirildi. Uzay ajansının kurulması ile Türkiye, uzay teknolojileri alanında çok daha hızlı yol alacak. Çeşitli kuruluşlar tarafından yürütülen projelerin koordinasyonunu sağlamak amacıyla Başbakanımız Sayın Binali Yıldırım’ın başkanlığında ilgili bakanların da dâhil olduğu Uzay Stratejileri Yüksek Kurulu oluşturulacak. Böylece Türkiye’nin uzay alanındaki mevcut altyapısı ve yetenekleri hızla geliştirilecek. Uzay konusunda uluslararası iş birliklerine de büyük önem veriyoruz. Bakanlığımızın koordine ettiği bir heyetle Mayıs ayı içinde Alman Uzay Ajansı ile iş birliğini geliştirme yönünde görüşmeler yapıldı. Japon Uzay ve Havacılık Ajansı ile de çok yararlı iş birliği programlarını geliştirdik. Ayrıca bakanlık bünyesinde havacılık ve uzay teknolojileri ve elektronik haberleşme alanlarında AR-GE destek sürecini başlattık. Yılsonuna kadar değerlendirmeleri tamamlamayı hedefliyoruz. AR-GE destek uygulamasıyla havacılık ve uzay teknolojileri konusunda çok önemli atılımlara imza atacağız. Söz konusu destek programı çerçevesinde, sektör ve üniversitelerle işbirliği içinde, milli uçak motoru geliştirme projeleri dâhil olmak üzere, havacılık ve uzay teknolojilerinde büyük atılıma yönelik çalışmalar için destek sürecini başlatacağız” dedi.
Türksat, kara, hava ve denizcilik sektörüne mobil uydu haberleşmesi konusunda hizmet sunan Inmarsat ile stratejik ortaklığına ilişkin ise Bakan Arslan, şunları kaydetti:
“Türksat ile Inmarsat arasında 08 Mart 2016 tarihinde imzalanan sözleşme kapsamında Türksat, bölgesel ölçekte sunduğu mevcut uydu haberleşme hizmetlerine ilave olarak, mobil uydu haberleşmesi hizmetlerini de sunma imkânı bulacak. İki şirket arasındaki anlaşma ile Inmarsat ürünlerinin kamu kurumlarına satışı gerçekleştirilecek, bir ya da birden çok Türk üretici firmanın Inmarsat donanımlarını üretmesine da fırsat sağlanacak.”
Bakan Arslan, 15 Temmuz’da çok sıkıntılı bir süreç yaşadığına değinerek, o gün ile ilgili “15 Temmuz’u yaşadı. Dünyadaki dostlarımız 15 Temmuz’u başlangıçta anlayamadılar. Ancak görüştükçe anlattıkça onlar görüntüleri izledikçe gerçekten görüyorlar ki Türk milleti her zamanki gibi o gün siyasi parti farkı gözetmeksizin, etnik yapı ayrımı gözetmeksizin millet olma şuuru ile o gün bir destan yazdı. Kime karşı? hainlere karşı, hangi hainler? Bu ülkenin vergisi ile insanımızın parası ile alınmış helikopteri, tankı, jeti, silahı adet insanımızın üzerine doğrulttular. İnsanımızı öldürmeye kalktılar. Öldürmeye kalkmaktaki amaçta bu ülkeyi işgal edip belki 50 yıl 100 yıl geriye götürmekti. Bunu bizim her platformda anlatmamız lazım. Anlatmamız gerekiyor. Yine sektörümüzün o gün, o akşam verdiği sınavla sıkıntılı zamanda da ne kadar önem arz ettiğini herkes gördü. Herkes Türksat’ın ne anlama geldiğini o gece bir kez daha gördü. O yüzden o gün Türksat görevini yerine getirirken 2 tane şehit verdi” değerlendirmesinde bulundu.