1. HABERLER

  2. POLİTİKA

  3. Cumhurbaşkanı Adayı İnce'nin Bursa Mitingi
Selahattin Demirtaş'tan Miting

Selahattin Demirtaş'tan Miting

Tutuklu cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş, eşi Başak Demirtaş'la yaptığı haftalık telefon görüşmesinde halka seslendi. 

A+A-

HDP'nin tutuklu cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş, eşi Başak Demirtaş'la yaptığı haftalık telefon görüşmesinde halka seslendi. 

Sosyal medya üzerinden gerçekleşen mitingde Demirtaş, "Türkiye bir bütün olarak yarı açık cezaevine dönüştürüldü. Bununla tam bir korku toplumu, korku imparatorluğu oluşturmak istiyorlar. Oysa devletin işi yurttaşlarını korkutmak değil hizmetkârı olmaktır” dedi. Demirtaş yurttaşlara, “Bugün umutsuz olmanın, yılgınlığın, korkmanın zamanı değil. Ben burada dört duvar arasındayım ama biliyorum ki binlerce Demirtaş şimdi tarlalardadır, çapadadır, fındıktadır. Demirtaş şimdi maden ocağında, atölyededir. Derste, anfide, meydanlarda, alanlardadır. İnşaatta, şantiyede, grevde direniştedir Demirtaş. İşten atılmıştır. İşsizdir, yoksuldur Demirtaş. Gençtir, kadındır, çocuktur. Türk’tür, Kürt’tür, Çerkes’tir, Pomak’tır, Boşnak’tır. Alevi’dir, Sünn’dir ama ille de ümitlidir, coşkuludur. Halaydadır, govenddedir, horondadır Demirtaş" diye seslendi.

Demirtaş, miting öncesi Twitter hesabından “Herkese günaydın. Sanırım dünyada ilk kez, bir cumhurbaşkanı adayı cezaevinden miting konuşması yapacak. Bugün saat 11.00'de HDP sosyal medya araçlarından sizlere sesleniyorum. Görüşmek üzere..." demişti.

Demirtaş'ın 'mitingi' HDP'nin Twitter, Facebook ve Youtube hesapları üzerinden yayınlandı. 

Haftalık 10 dakikalık telefon görüşmesi için eşi Başak Demirtaş'ı arayan Selahattin Demirtaş, "Kendimi şanslı hissediyorum; Telefonda eşine propaganda yapabilen tek aday benim" dedi.

'ELİM KOLUM BAĞLIYKEN HÜKÜMETİN İFTİRA KAMPANYASI DEVAM EDİYOR'

"Farzedin ki mitingdesiniz" diyen Demirtaş şunları söyledi: 

"Öncelikle sesimin ulaştığı her yere, herkese yürek dolusu selamlarımı gönderiyorum. 20 aydır burada yasadışı bir şekilde hukuksuz bir kararla adeta siyasi bir rehine olarak tutuluyorum. Bugüne kadar ben ve arkadaşlarım hakkında hiçbir şekilde adil bir yargılama yapılmadı. Bütün mahkemelere siyasi baskılar uygulanarak hukukun üstünlüğü ilkesi açıkça ihlal edildi. Bununla birlikte elim kolum bağlıyken her gün televizyonlarda gazetelerde hükümet yetkilileri bana yönelik iftira kampanyalarına hız kesmeden devam ediyorlar. Cevap hakkımı kullanmam bile mümkün değilken, her türlü karalamayı yaparak siyasi tezgahlarını sürdürüyorlar.

'BUGÜN ARTIK ÜLKENİN TAMAMI ADALETSİZLİĞİN MAĞDURU'

Ancak sizler bütün gerçeklerin farkındasınız. Bunu biliyor ve görüyorum. Benim durumum sadece bir örnektir. Bugün artık ülkenin tamamı yurttaşlarımızın tümü adaletsizliğin mağduru haline gelmiş durumdadır. Adaletsizlik sadece adalet saraylarında yaşanmıyor. Hastanelerden üniversitelere, tarlalardan fabrikalara, devlet dairelerinden sokaklara kadar her gün, her yerde herkese karşı adaletsiz uygulamalara tanıklık ediyoruz.

'DEVLETİN İŞİ YURTTAŞLARINI KORKUTMAK DEĞİL'

Türkiye bir bütün olarak yarı açık cezaevine dönüştürüldü maalesef. Bununla tam bir korku toplumu, korku imparatorluğu oluşturmak istiyorlar. Oysa devletin işi yurttaşlarını korkutmak değil hizmetkârı olmaktır. Fakat son yıllarda yaşanana anti demokratik uygulamalar, Türkiye toplumunu dünyanın en mutsuz en karamsar halkına dönüştürdü. Ülkemiz kendi içinde kamplara, kutuplara ayrıştırılıp paramparça edilirken dışarda da yalnızlaşıp, itibarsızlaşan bir duruma getirildi.

'HİÇ BİRİMİZ BÖYLE BİR YÖNETİMİ HAK ETMİYORUZ'

Elbette hiçbirimiz böylesi kötü bir yönetimi hak etmiyoruz. Dünyanın en güzel, en zengin toprakları üzerinde yaşayan yurttaşlar olarak. Ne mutsuzluğu ne de yoksulluğu asla hak etmiyoruz. Bu bizim kaçınılmaz kaderimiz değil, buna mecbur ya da mahkum değiliz.

'MUTLU VE ÖZGÜR BİR YAŞAMI İNŞA EDEBİLİRİZ'

Şimdi hep birlikte el ele verip geleceğin demokratik Türkiye'sini, yeni yaşamını, mutlu ve özgür bir yaşamı inşa edebiliriz. Değerli kardeşlerim bugün umutsuz olmanın, yılgınlığın, korkmanın zamanı değildir. Ülkemizin bütün sorunlarını barışarak, dayanışarak, birlik içinde çözebiliriz. Hiçbir yurttaşımızı düşman gibi görmeden, ötelemeden, örselemeden yürek yüreğe verip büyük bir kardeşlik ülkesi olacağız.

İnsanlarımızı partilerine göre, kimliğine, mezhebine, cinsiyetine göre ayırmayacağız. Devlette tam demokrasi ve hukukun üstünlüğünü egemen kılacağız. Devlet hepimizin devleti, ülke hepimizin ortak vatanıysa herkese adil ve eşit davranan bir yönetim oluşturmak da bizim boynumuzun borcudur. Kimse kendini üvey evlat gibi hissetmesin, kimse ayrımcılığa uğramasın diye, 81 milyonu kucaklayacak yepyeni bir politikayı hayata geçireceğiz.

'ÜLKEMİZİ BU UTANÇTAN KURTARACAĞIZ'

Zengin topraklarımızdan, denizlerimizden, tarihi ve kültürel mirasımızdan tam kapasite yararlanacağız. Betona ve gereksiz inşaatlara değil toprağa, emeğe, alın terine, üretime, bilime yatırım yapacağız ve bu yoksulluğu mutlaka yeneceğiz. Türkiye gibi zengin bir ülkede sefalet içinde yaşamaya mecbur bırakılanların utancı ülkeyi yönetenlere aittir. Ülkemizi bu utançtan mutlaka kurtaracağız.

'DEMİRTAŞ TARLADA, ATÖLYEDE, MEYDANLARDADIR'

Hepimiz şimdi daha umutlu, daha heyecanlı, daha coşkulu bir tempoyla seçimlere hazırlanıyoruz. Ben burada dört duvar arasındayım ama biliyorum ki binlerce Demirtaş şimdi tarlalardadır, çapadadır, fındıktadır. Demirtaş şimdi maden ocağında, atölyededir. Derste, anfide, meydanlarda, alanlardadır. İnşaatta, şantiyede, grevde direniştedir Demirtaş. İşten atılmıştır. İşsizdir, yoksuldur Demirtaş. Gençtir, kadındır, çocuktur. Türk’tür, Kürt’tür, Çerkes’tir, Pomak’tır, Boşnak’tır. Alevi’dir, Sünn’dir ama ille de ümitlidir, coşkuludur. Halaydadır, govenddedir, horondadır Demirtaş.

'SİZSİNİZ DEMİRTAŞ'

Edirne'de hücrede tutulan değil, sizsiniz Demirtaş. Kendinize güvenin. Kendinizi onurlandırın.

Kendinize verin oyunuzu. 1 oy HDP'ye 1 oy Demirtaş'a deyin.

'BİR OY ÇOK ŞEY DEĞİŞTİRİR'

Unutmayın, bir oy çok şeyi değiştirir. Senle değişir güzel kardeşim. Şimdi, daha güzel günler adına değişim zamanıdır. Haydi birlikte yapalım, birlikte kazanalım.

Hepinizi en sıcak duygularımla, özlemle, hasretle selamlıyorum. Mutlaka kazanacağız ve özgür günlerde mutlaka görüşeceğiz. Hoşça kalın." 

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar PolitiKARS.com tarafından onaylanmamaktadır.
İlgili Haberler