Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, grup toplantısında Başbakan Binali Yıldırım ve Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Genel Başkan Yardımcısı Yasin Aktay'a yanıt verdi.

Başbakan Yıldırım, bugünkü grup toplantısında “Şimdi rejimi değiştirecekler diyor. Rejim tartışması 1923’te bitti. Cumhuriyeti tartışan kimse yok” demişti.

AKP Genel Başkan Yardımcısı Yasin Aktay da, Kılıçdaroğlu'na "Biz hadi saftık bilmiyorduk ama sen biliyordun onların terör örgütü olduğunu. Bize bunu anlatmaya çalışıyor. Aslında dokunulmazlığın olmasa şu anda sadece bu konular yargılanmayı hak eden konular" demişti.

Rektör seçimine tepki

Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından satır başları şöyle:

* Bunlar 12 Eylül’e döndüler. Kenan Evren de öyle yapıyordu, kendisi doğrudan atıyordu. Darbe kültürünü tahkim eden bir anlayışa döndüler.

* DYP-SHP döneminde üniversitelerde rektör seçimi düzenlemesi yapıldı. Şimdi 12 Eylül dönemine dönülerek seçim kaldırıldı.

* Boğaziçi Üniversitesi’nde Gülay Barbarosoğlu yüzde 86 oy almış. Aylarca atamasını yapmadılar. Ardından hiç adaylığa girmemiş birini rektör atadılar. Bunların demokrasiden anladığı bu.

* Başkanlık bir rejim tartışmasıdır. Sen Türkiye Cumhuriyeti’nin rejimini değiştiriyorsun. Cumhuriyeti demokrasi ile taçlandırırsan rejimi güçlendirirsin. Cumhuriyeti diktaya dönüştürürsen rejimi değiştirmiş olursun.

"Türkiye'yi bu hale getiren yargılanmalı"

* Sevgili Yasin Aktay, senin partinin önüne 2004 yılında, 25 Ağustos'ta bir belge koydular. Hem MİT Müsteşarlığı hem Genelkurmay Başkanlığı brifing verdi. Bu örgüt tehlikeli bir örgüt, dendi. 'Amma da büyütmüşsünüz' demişler.

* 'Biz kandırıldık, saftık' diyor. Sayın Aktay'a soruyorum. Herkesin kandırdığı bir adam, Türkiye Cumhuriyeti'ni yönetebilir mi? Yarın birilerinin gelip, sizi başka türlü kandırma gücü olursa ne yapacağız?. Her gelen sizi kandırdı. Yetmedi mi artık? Siz kandırılacaksınız biz yargılanacağız.

* 2013’te önerge vermişiz, Gülen ile ilgili araştırma komisyonu kuralım. Bu ülkede her yere sızdı demişiz. Bize kızıyorlar, kabul etmiyorlar. ‘Safız’ diyorlar. Siz saf değilsiniz.

* Bunun faturasını er, erbaş, iş adamlarına çıkarıyorlar. Onların ne günahı var? Talimatı veren belli. Türkiye’yi bu hale getiren yargılanmalı. Devlet mağdur yaratmaz. Mağdurlara ‘gitsin ağacın kökünü yesinler’ denmez. Eğer sen öyle dersen, Anadolu’da bir laf vardır. Sen de zıkkımın kökünü ye derler.