Karakurt'ta 'Kamulaştırma' Tartışması Sürüyor
Kars'ın Sarıkamış ilçesinde yapımı tamamlanan barajın su tutmaya başlamasıyla birlikte Karakurt'ta "kamulaştırma" mağduriyeti devam ediyor.
2014 yılında Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından inşasına başlanan Karakurt Barajı ve Hidroelektrik Santrali'nin yapımı tamamlandı.
Aras Nehri üzerinde yükselen baraj su tutmaya başladı. Baraj nedeniyle su altında kalacak köyün belirlenen yere nakledilmesi kararlaştırıldı. Ancak Kars'ın Sarıkamış ilçesine bağlı Karakurt köyünde evler boşaltılmadan su bastı.
PolitiKARS’ın ajanslardan derlediği bilgilere göre, su altında kalacağı öngörülen bu köyün, baraj su tutmaya başlamadan önce boşaltılması gerekiyordu.
Ancak Sarıkamış ilçesine bağlı Karakurt köyü sakinleri ile kamulaştırma yapan firma arasında anlaşmazlıklar yaşandı. Bazı köy sakinleri evlerinden ayrılmayı reddedince boşaltılamayan o evler suya gömüldü.
HES projesini gerçekleştiren firma tüm kamulaştırmaların yapıldığını, köylüler ise hâlâ paralarını alamadıklarını iddia ediyor.
Köy sakinlerinin avukatları, yaşanan anlaşmazlığı 2 nedene bağlıyor: "İlki; kamulaştırma kanunu gereği evlere biçilen değerlere yüzde 50'ye yakın yıpranma payı konması. Buna bir de imar olmadığı için yapıların tarla statüsünde değerlendirmesi eklenince 100 bin liralık arsaların değeri 6 bin liraya kadar düşüyor."
KARS VALİLİĞİ: KAMULAŞTIRILMAYAN EV YOK
İddialar hakkında Kars Valiliği, kamulaştırmanın Devlet Su İşleri (DSİ) 24. Bölge Müdürlüğü'nce lisans sahibi özel bir firmaya yaptırıldığını belirtti.
DSİ adına kamulaştırmayı yürüten özel firma ise, evlerin bir kısmının kamulaştırılmadığına dair iddiaları yalanlayarak, "Sarıkamış ilçesindeki 441 taşınmazın kamulaştırma süreci su tutma onayı alınmadan önce tamamlandı. Kamulaştırmayı devlet yapar, proje sahibi olarak bizler bedelini öderiz. Mahkeme, bilirkişi raporuna istinaden evlere fiyat belirledi. Biz de belirlenen o fiyatları acil kamulaştırma olduğu için hak sahiplerinin hesap numaralarına yatırdık. Bölgede kamulaştırılmayan ev, parası ödenmeyen hak sahibi yoktur." denildi.
"KAMULAŞTIRMA VARSA EVLER NEDEN BOŞALTILMADI?"
Projeyi gerçekleştiren lisans sahibi firmaya göre yaşanan mağduriyetin 2 nedeni var: "İlki; örneğin mahkeme bir eve 100 bin lira fiyat belirliyor. Hak sahibi belirlenen tutarı az bulunca hesabına yatan parayı almayı kabul etmiyor. Firma tarafından ödenen o para maliye hazinesine geçiyor ve dava sonuçlanana kadar hak sahibi parasını alamıyor. İkinci nedeni ise avukatı olmayan birçok köylünün hukuki süreci takip edemediği için hesaplarına yatırılan kamulaştırma bedellerinden haberinin olmaması. Paralarını bu nedenlerle almadığı için köyü boşaltmayan hak sahiplerinin evleri şimdi su altında."
"KÖYÜN ZENGİNİYDİM FAKİRLEŞTİM"
Karakurt Barajı ve HES projesi köye giden birçok yolu da kapsıyor. Köy sakinlerinden Cuma Gültekin, kendi deyimiyle köyün en zenginiydi. Iğdır-Erzurum-Kars karayolu üzerinde 13 adet dükkanı, 8 dairesi, 6 bin metrekare de meyve bahçesi bulunuyor. Kamulaştırma kapsamında tüm bu mal varlıklarına karşılık 1 milyon 500 bin lira teklif edildi.
Gültekin; "Komşumun bir dükkanına 375 bin lira verdiler, bu hesapla sırf benim 13 dükkanıma dahi 4.5 milyon liradan fazla ödemeleri gerekiyor. Ben de yapı ve arazilerimin değeri için bedel tespit davası açtım. Ancak mahkeme tarafından talep edilen kamulaştırma bedeli ödenmeyince dava düştü. Kamulaştırma yapılmadığı için tüm dükkanlarım ve arazilerim artık su altında. Başımı sokacak bir evim dahi kalmadığı için akrabalarımın yanında sığınmacı gibi kalıyorum."
"KOMŞUMUN EVİ 50 BİN BENİM EVİM 12 BİN LİRA"
Köy sakinlerinin iddiasına göre kamulaştırma yapan firma tarafından ev sahiplerine farklı fiyatlar teklif ediliyor. Köylülerden Davut Köse, "Bir tarlaya 30 bin lira değer biçilirken hemen yanındakine 14 bin lira veriliyor veya evlerin metrekaresi birbirine yakın olmasına rağmen birine 50 bin diğerine 30 bin deniyor. Kabul eden parasını alıp evini boşaltıyor. Satmayı kabul etmeyenler ise gün geçtikçe daha düşük fiyatlara muhtaç kalıyor. Mesela benim köydeki evim 530 metrekare. Anlaşma için masaya ilk oturduğumuzda 35 bin lira önerdiler. Kabul etmeyince önce 22 bin lira ardından 12 bin liraya kadar düşürdüler." Projeyi gerçekleştiren firma avukatları farklı fiyat iddialarına da yanıt verdi. Oluşan fiyat farklılıklarının, yapıların bulunduğu konum ve fiziki koşullardan kaynaklandığını açıkladı.
KÖYDEKİ TARİHİ KİLİSE DE SULAR ALTINDA KALACAK
Köyde 20 civarı tarihi evin yanı sıra kültür varlığı kabul edilen tarihi tescilli bir de kilise bulunuyor. 19. yüzyıldan kalma Karakurt Kilisesi; Baltık mimari tarzında bazilika planlı olarak kesme tüf taşından yapılmış. İç mekanında yağlı boyalarla gökyüzünü andıran süslemeler yer alıyor. Günümüze kadar ayakta kalmayı başaran Karakurt Kilisesi baraj projesi kapsamında kamulaştırılmadı. Kilisenin neden kamulaştırılmadığına dair sorularımızı yanıtlayan lisans sahibi firma; "Bölgede Kars Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'nca belirlenen 24 civarı kültür varlığı bulunuyor. Komisyonun da onayıyla hepsinde rölöve ve restitüsyon çalışmaları yapıldı. Ancak Kars Kültür Varlıkları Koruma Bölge Kurulu'nun aldığı kararla bu yapıların su altında bırakılması uygun görülmüştür" dedi.
MEZARLIK TAŞINIYOR
Karakurt köyü mezarlığındaki mezarların nakli mevzuat ve dini vecibelere uygun şekilde nakledilmesine başlandı.
HABERE YORUM KAT