Halkların Demokratik Partisi (HDP) Sözcüsü Ayhan Bilgen, partisinin genel merkez binasındaki basın toplantısında gündemdeki konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Bilgen, Erdoğan'ın Diyarbakır'da sarf ettiği sözlere ilişkin, "Tarihi gerçekleri ters yüz eden mesajlar verildi. "Diyarbakır'da saat kulesini yıktığını söylüyor, Diyarbakır'da saat kulesi yok. Bunlar bütün Diyarbakırlılar tarafından bilinir ama galiba alanda çok Diyarbakırlı yok ki bu söz de alkış almış" dedi.

Fenerbahçe'nin dünkü kongresinde Ali Koç'un yeni başkan seçilmesine değinen Bilgen, "Sporda da siyasette de değişimin değerli olduğunu, bırakmayı bilmenin önemli olduğunu, sandık sonucuna saygı göstermenin önemli olduğunu ifade etmek isterim. Yenilmeden bırakmak siyaseten çok daha önemlidir" dedi.

Ülkenin ana gündemlerinden birinin de ekonomi olduğunu söyleyen Bilgen, "Ama hükümet ekonominin gündem olmaması için kendi gündemlerini dayatıyor. Biz ekonominin gerçek rakamlarını İngilizce tweetlerden öğreniyoruz. Enflasyon rakamı 12.15 olarak açıklandı. Gerçek enflasyonun çok daha yüksek olduğunu herkes biliyor. 6.9'luk bir artıştan bahsediyoruz. Bu da hem kamu çalışanlarının, hem dar gelirlinin hayatını nasıl olumsuz etkileyeceğini gösteriyor. Her ne kadar cumhurbaşkanı dünkü konuşmasında yatırımları anlatırken, sıfırları silmeyi unutsa da tuvalet rakamlarından sıfırları silmiyor. Bu da çelişkiyi ortaya koyuyor" şeklinde konuştu.

BİR AYDA 138 HDP’Lİ GÖZALTINA ALINDI

HDP'ye yönelik seçim sürecinde yaşanan saldırı ve gözaltılara dair rakamları da paylaşan Bilgen, "28 Nisan'dan bu yana HDP'ye yönelik operasyonlarda 136 kişi gözaltına alındı, 14'ü tutuklandı. Kaymakamların müdahalesi de seçmen iradesi üzerindeki en temel baskılardan birini oluşturuyor. Yine sivil görünümlü çevrelerin parti çalışmalarımıza yönelik saldırıları. Bu saldırıları yapanların hiçbir soruşturmaya tabi tutulmaması bu seçim döneminin ne kadar eşit olacağı konusunda somut göstergedir. Ankara'da, İstanbul'da, Antalya'da çok sayıda örnek var. Ama güvenliği sağlaması gerekenler hiçbir işlem yapmıyor. Eş başkanlarımızın ziyaretleri sırasındaki tüm çalışmalar kameralara kaydediliyor, bu baskıyla insanlar yıldırılmaya çalışılıyor. Biz tüm bu baskılara rağmen değişimin önünün açılacağına dair umutluyuz" diye konuştu.

'SAAT KULESİNİ YIKTILAR DEDİ AMA ORADA SAAT KULESİ YOK'

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan'ın dün Diyarbakır'da sarf ettiği sözlere de tepki gösteren Bilgen, "Cumhurbaşkanı'nın Diyarbakır'da sarf ettiği sözlere prompter bile dayanamadı. Tarihi gerçekleri ters yüz eden mesajlar verildi. 2015 yılında seçim yapıldı ama Cumhurbaşkanı HDP'ye verilen oyların 'HDP'yi şımarttığını' ve 'HDP'nin halkı sokağa döktüğünü' ifade etti. 2015'te şımarıp 2014'te halkı sokağa dökmek mümkün değil. Aya 4 şeritli yol yapmak gibi, hayal dünyalarının nereye ulaştığının göstergesi. Diyarbakır'da saat kulesini yıktığını söylüyor, Diyarbakır'da saat kulesi yok. Bunlar bütün Diyarbakırlılar tarafından bilinir ama galiba alanda çok Diyarbakırlı yok ki bu söz de alkış almış" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın "Kürt sorunu yoktur" sözlerine de değinen Bilgen, "Kürt Sorununu çözme iddiasıyla yola çıkıp hiçbir şey yapmadan Kürt sorununun bittiğini ilan etmek, sorunu ölüm sayacı ile operasyonlara indiren yaklaşımlar sandıkta hangi sonuçla karşılaştıysa bugünkü iktidar da aynı sonucu alacaktır" dedi.

Bilgen, "Bu seçimin ana gündemi HDP'yi baraj altında bırakmak. HDP'yi baraj altında bırakarak seçimlerden başarıyla çıkmayı ummak tam bir siyasi ahlak sorunudur. Bu barajın sadece HDP'ye yönelik uygulanıyor olması ve sadece yüzde 10 barajıyla yetinmeyip her türlü engelin HDP'ye dayatılıyor olması, AKP'ye oy veren seçmenler tarafından da değerlendirilebilir" ifadesini kullandı.

'11 KEZ KOBAN'E OLAYLARI ARAŞTIRILSIN DİYE ÖNERİ YAPTIK'

Bilgen, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Kobanê eylemleri üzerinden tehdit içeren mesajlar var. Artık siyasi eleştiri olarak tarif edilemeyecek, bu tehdit mesajlarının muhatabı yargı mı, seçmen mi kamuoyu takdir edecek. Biz tam 11 kez Kobanê olayları araştırılsın diye Meclis'te komisyon kurulması önerisinde bulunduk. Her seferinde AKP oylarıyla reddedildi. Araştırılmasını istemiyorsanız gerçeklerin ortaya çıkmasından rahatsız oluyorsunuz ve partimizi hedef gösteriyorsunuz. Biz hiçbir ölümü onaylamıyoruz. Hepsinin faillerinin bulunmasını istiyoruz. Ama birileri bu ölümleri ayırt ediyorlar. Hepimizin iddianamelerinde net bir tespit var; 5-6 kişinin ölümü ile ilgili yargı süreci işliyor. Ne Bingöl'de hayatını kaybeden emniyet görevlileriyle ilgili ne de hayatını kaybeden partililerimizle ilgili hiçbir yargı süreci yok. İlk ölüm olayı 'Kobanê düştü düşecek' mesajından sonra Hasan Buksur'un ölümüdür. Ekrem Kaçaroğlu İzmir'de linç edilerek öldürülmüştür. Failleri serbest bırakılmıştır. Kurtalan'da bir korucu başı infaz gerçekleştirmiştir, 4 kişi hayatını kaybetmiştir. Kamera görüntüleri kaybolmuştur. Bingöl'de emniyet görevlilerinin öldürülmesiyle ilgili faillerin cezalandırıldığını söylemiştir. Ama cezalandırılanların konuyla hiçbir ilgisi olmadığı hükümet yetkilerince bize net bir şekilde ifade edilmiştir."

'ERDOĞAN CEZAEVİNDE BASIN TOPLANTISI DÜZENLİYORDU'

HDP'nin tutuklu cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş'ın serbest bırakılması talepleri sonrası hükümet kanadından gelen açıklamalara tepki gösteren Bilgen, "Sayın Demirtaş'a yapılan ziyaret cumhurbaşkanını çok rahatsız etmiş. Aslında cumhurbaşkanı onunla eşit şartlarda yarışmayı göze alamıyor. Kaldı ki yasal bir hak ama Pınarhisar'da basın toplantısı düzenleniyordu. Bu tavır doğrudan doğruya partimizi, adımızı hedef almak ve seçmenin sağlıklı tercihi yapmasını engellemeye çalışmaktır" şeklinde konuştu.

'SANDIK KURULU ÜYELERİ POLİS DENETİMİNDEN GEÇİYOR'

Bilgen, sandık kurulu üyelerinin polis denetiminden geçtiğine dair İstanbul Ümraniye'de yaşanan bir olaya ilişkin bilgileri de paylaşarak, "Adeta seçmen iradesini belirlemek ile ilgili bir arayıştır bu. Biz Adil Seçim Platformunun arayışlarını, çalışmalarını bu açıdan değerli görüyoruz. Bugünden sonra da barış içinde yaşayan herkesi müşahit çalışmamıza katılmaya çağırıyoruz" dedi.

AKŞENER, KILIÇDAROĞLU GÖRÜŞMESİ

Meral Akşener ve Kemal Kılıçdaroğlu arasında parlamenter sisteme dönüşün yol haritasını belirlemek amacıyla gerçekleşen görüşmeye dair basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Bilgen, "Akşener ziyareti  önemli. Kimlere yaparsa yapsın Türkiye'de değişimin önünü açmak için açık bir tavır olduğu düşüncesindeyiz. Seçimlerden neticede  demokratik parlamenter bir yapı kurulması konusunda biz de bir takım çalışmalar içinde yer aldık. Bizim açımızdan 16 Nisan referandumunda ortaya çıkan güçlü 'hayır' iradesi sadece Erdoğan karşıtlığını değil, bir alternatif ortaya koymayı gerektirir. Bu alternatif de güçler ayrılığının kurulmasıdır. Bu çabaları önemli görüyoruz" dedi.

İkinci turda HDP'nin İnce'yi destekleyip desteklemeyeceğine ilişkin tartışmalara da değinen Bilgen, "Bizim kimseyle yazılı mutabakat metnimiz yok ama toplumun bir mutabakatı var. Beklediği net bir tavır var. Bizim şu anda biricik gündemimiz barajı geçmek, baraj altında kalmamak. Türkiye'nin bir krizle karşılaşmasına fırsat vermemektir. İkinci turda herhangi bir koltuk paylaşımı hesabıyla değil, hangi aday ikinci tura kalırsa kalsın bir ortaklaşmayı beraberinde getirecektir. Yüzde 10 barajına yönelik dayanışma ne kadar değerliyse ikinci tur dayanışması da o kadar değerli olacaktır" yanıtını verdi.