Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Hayati Akbaş, 2 saatlik bir operasyonla 30 yaş gençleşmenin formülünü açıkladı.

Yaşlanma ve yaşlılık hayatın bir gerçeği olduğunu belirten FBM Tıp Merkezi Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Hayati Akbaş, “Zamanla yüz bölgesinde ortaya çıkan yaşlılık emareleri insanların psikolojilerini, hayatlarını bazen olumsuz yönde etkileyebilmektedir. Özellikle görselliğin önemli olduğu işyerlerinde çalışan insanların yüzünde meydana gelen yaşlanma emareleriyle bir takım psikolojik ve fiziksel kayba uğradıkları bir gerçektir. Dolayısıyla bu insanlar bir arayış içerisine giriyorlar. Estetik plastik cerrahlara bu problemlerinden kurtulmak için bizlere çok başvurular oluyor” dedi.

Son yıllarda yüz gençleştirme operasyonlarının çok fazla olmaya başladığını belirten Akbaş, “Türkiye’de ortalama yaşam süresi oldukça arttı. Kadınlarda 80’li yaşlara kadar yaşam süreleri yükseldi. İnsanların ekonomik durumları arttıkça ve yaşam süreleri de uzadıkça kendilerine daha çok dikkat eder hale geldiler. Yüzlerinde meydana gelen sarkmalar, göz kapaklarında torbalanmalar, burundaki düşmeler gibi insanları olumsuz etkileyen fiziksel karakterler daha çok rahatsız etmeye başladı. Bu nedenle Türkiye’de yüz germe ameliyatları plastik cerrahlar tarafından çok fazla yapılıyor” diye konuştu.

2 saatte 30 yaş gençleşmenin formülü

Yüz germe ameliyatlarında yaşlanmayı tersine döndürdüklerini ifade eden Akbaş, “Yüz gençleştirme operasyonlarında sorunlu olan yerler düzeltiliyor. Yüz gençleştirme operasyonuyla 5 ile 30 yaş arası insanlarda gençleşme olabiliyor. Örneğin 70 yaşında olan bir kadın ya da erkek yüz gençleştirme operasyonu ile rahatlıkla 40’lı, 50’li yaşlara kadar düşebiliyor. İskelet yapısı da uygunsa neredeyse 20-30 yaş bazen geriye çekebiliyor. Kadınlar erkeklere göre biraz daha yaşlanma konusunda daha çok erken yaşlanabiliyor. Bunun sebebi de doğum olayları ve doğumlara bağlı aşırı kilo alıp vermelerdir. Bu da bazen evliliklerde sıkıntılara hatta boşanmalara kadar gidebilen sorunları ortaya çıkarıyor. Dolayısıyla yüz gençleştirme cerrahisine başvuran kadınların birçoğu eşlerinden boşanmış olan kadınlardır. Bu kadınlar bizlere ‘artık eski güzelliğimizi kaybettik. Bu nedenden dolayı eşimizi kaybettik, yuvamız yıkıldı’ gibi bazen psikolojik bazen de duygusal yaklaşımlarda bulunuyorlar. Yeniden bir hayata başlamak için de önceki yaşanmışlıkları, eski hayatın yüzlerinde oluşturdukları izleri ortadan kaldırarak hayata yeniden başlamak istiyorlar” şeklinde konuştu.

Özgüvenler yerine geliyor

Yüz gençleştirme operasyonları sonrası insanların özgüvenini tekrar kazandıklarının altını çizen Akbaş, “Yüz gençleştirme ameliyatından sonra tekrar eşi ile barışanlar, yuvasını kurtaranlar olabiliyor. Bazen de eşi tarafından ‘sen yaşlandın, eskisi kadar güzel değilsin’ diye terk edilen kadınlar ameliyat sonrası özgüvenlerini yeniden kazanıyor. Fakat bu sefer de eski eşi ona yaklaştığı için de bu sefer kendisi ona itibar etmiyor. Yüz gençleştirme ameliyatları hem kadınlarda hem de erkeklerde yapılabildiği gibi orta yaş üzeri, boşanmış, eşlerinden ayrılmış, yuvaları bir şekilde yıkılmış kadınlar tarafından daha da çok tercih edilebiliyor. Onlar da bu yüz gençleştirme ameliyatları ile tekrar kendilerini daha iyi hissediyorlar. Yüz gençleştirme ameliyatları zor ameliyatlar değildir. Tecrübeli ve deneyimli ellerde yapıldığı takdirde 3-4 saatte rahatlıkla yapılabiliyor. Ameliyat sonrası da insanlar 2-3 hafta sonra işlerine dönebiliyorlar. Yüz germe ameliyatlarını özellikle şov dünyasında olan, yüzünü bir şekilde ekranda olan insanlar tarafından tercih ediliyor.”